Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğunun (DEHB) Tedavisi (Aile Semineri)

Yıl boyunca çocuk ve gençlerin gelişimine ve ruh sağlığına katkıda bulunmak için anne ve babalara yönelik, düzenli seminerler yapmayı planlıyoruz. İlk seminer konusunu “Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğuna (DEHB) Yaklaşım” olarak belirledik.

Seminerimize katılımınızı ve sonraki seminerler için konu önerilerinizi bekleriz. 🙏 🗓 17 Eylül 2019

⏰ 16:00

📍 Pedamed Psikiyatri Tıp Merkezi (Bakırköy/İstanbul)

☎️ 02125428246

#dikkateksikliği #Hiperaktivite #istanbul #cocukpsikiyatristi #alikorkmaz #ergenpsikiyatristi #dehb #seminer #psikoeğitim #aileterapisi #cocukpsikolojisi #cocukdoktoru #psikolog #pedagog #aileeğitimi #pdr #dikkatdağınıklığı #dikkattesti #eğitim #odaklanmagüçlüğü #öğrenmegüçlüğü

Karşıt olma Karşı Gelme Bozukluğunun Belirtileri;

Karşıt olma Karşı Gelme Bozukluğunun Belirtileri;

Hiddetlenme

Alınganlık gösterme

Öfkeli, kırgın, içerlemiş ve gücenik olma

Büyükleriyle tartışmaya girme

İstek ve kurallara karşı gelme/uymama

Bilerek insanları kızdırma

Yanlışlarından dolayı başkalarını suçlama

Düşmanlık gütme ya da kin besleme (DSM-5)

#alikorkmaz #çocukpsikiyatristi #istanbul #psikiyatri #psikolog #pedagog #çocukdoktoru #psikoterapi #terapi #çocukpsikolojisi #inatlaşmabozukluğu #karşıgelmebozukluğu #kokgb #doktor

Tik Bozukluğu ve Tedavi Kararı

Tik Bozuklukları; okul başarısında düşmeye, insani ilişkilerde bozulmaya, belirgin zorlanma ve sıkıntıya, acıya ve yaralanmaya, hayat kalitesinde düşmeye

sebep oluyorsa ilaç tedavisi düşünülmelidir.

#tikbozukluğu #alikorkmaz #çocukpsikiyatristi #tiktedavisi #tourettesendromu #istanbul #psikoterapi #psikolog #pedagog #tik #çocuk #takıntı

Çocuk ve Ergenlerde Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğu (YDDB) ve Tedavisi

Çocuk ve Ergenlerde Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Bozukluğu (YDDB) ve Tedavisi

 

            Yıkıcı duygudurum düzenleyememe bozukluğu (YDDB) yeni bir tanıdır. Depresyon bozuklukları grubunda yer alır. Yeni bir tanı olması nedeniyle YDDB konusunda yapılan bilimsel araştırma sayısı diğer ruhsal bozukluklara nazaran azdır. Bu bozukluğun ne kadar yaygın olduğu tam bilinmemekle birlikte, çocuk psikiyatri poliklinik başvurularında sıkça karşılaşıldığı söylenebilir. YDDB’ye sebep olan ya da ortaya çıkmasını kolaylaştıran durumlar araştırılmaya devam ediyor. Bu tanıya sahip çocuk ve gençlerde orantısız, yineleyen sözel ve/veya davranışsal öfke nöbetleri görülür.  Çocuklar içinde bulundukları hoşlarına gitmeyen, istemedikleri, rahatsız oldukları durum ve olaylara karşı öfkeli tepkiler verebilir. YDDB tanısındaki öfke nöbeti ile normal değerlendirilebilecek öfkeli tepkileri ayırmak gerekir. Ayırım açısından öfke nöbetlerinin sık yinelenmesi, süre ve şiddet açısından içinde bulunan duruma orantısız olması YDDB lehine bir bulgudur. Günlük yaşamda tetikleyici olay ve durumlar sonrasında ortaya çıkan öfke nöbetlerinde çocuk belli bir süre sonra yatışır. Bu sakinlik bir sonraki öfkelenmeye kadar devam eder. YDDB tanısı olan çocuklar ise öfke nöbetleri arasında da gergin, sinirli ve huzursuz görünür. YDDB tanısı koyabilmek için; 12 ay süresince sorunun devam etmesi, haftada en az üç kez öfke nöbeti yaşanması ve sürekliliğin bulunması gerekir. YDDB’de görülen öfke nöbetlerinde; sözel saldırı, uygun olmayan sözler kullanma, çevresindeki kişilere ve eşyalara zarar verme davranışları sergilenir. Öfke nöbetlerinin en az iki farklı ortamda ( ev, okul, yaşıtları ile birlikteyken) görülmesi gerekir. Örneğin okulda ve yaşıtları ile birlikteyken öfke nöbeti olmayan, sadece ev içinde görülen nöbetlerde ailenin çocuğa karşı tutumlarına odaklanmak gerekir. Öfke patlamalarını YDDB’nin belirtisi olarak kabul edebilmek için çocuk ve ergenlerin gelişim düzeyi ve dönemleriyle uyumsuz olmalıdır. Ergenlik ve 6 yaş öncesi dönemde sık görülen öfke tepkileri ile ayrımının iyi yapılması gerekir. Bu yüzden, YDDB tanısı koyabilmek için belirtilerin 10 yaşından önce başlamış olması ve çocuğun 6 yaşından büyük olması şartı vardır.

 

DMDD, çocukların yaşam kalitesini ve okul performansını olumsuz etkiler. Öfke patlamaları yaşayan çocukların ailesi, öğretmenleri ve yaşıtlarıyla ilişkileri bozulur. YDDB tanılı bir çocuğa sahip olmak ebeveynler için zor bir durumdur.  Ebeveynlerde; kendilerini suçlama, başkalarınca suçlanma, eş sorunları, boşanma, toplumdan dışlanma ve farklı ruhsal bozuklukların ortaya çıkması gibi durumlara yol açabilir.

 

YDDB tanısı olan çocuklarda başka ruhsal bozukluklar da (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu, Depresyon vb.) eşlik edebilir. Ayrıca, öfke nöbetleri birçok ruhsal ve bedensel hastalıkta görülebildiği için YDDB tanısının başka bozuklarından ayırt edilmesi gerekir. Hem yanlış tanı konmaması hem de beraber görülen ruhsal bozuklukların atlanmaması için çocuk psikiyatristi tarafından değerlendirme yapılması uygun olacaktır.

 

DMDD yeni bir tanı olduğu için tedaviye yönelik deneyim ve bilgiler kısıtlıdır. Bu nedenle, öfke ve öfke patlamalarının görüldüğü bazı ruhsal bozukluklarda (DEHB, İnatlaşma Bozukluğu, Depresyon gibi.) işe yaradığı görülmüş uygulamalardan yararlanılır. YDDB tanısı olan çocuk ve gençlerin tedavisinde; davranışçı terapi, ailenin hastalık konusunda bilgilendirilmesi, aile terapisi ve ilaç tedavisi gibi uygulamalar önerilmektedir.

 

Sonuç olarak; YDDB çocukları, aileleri ve çevredeki insanların yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Farklı tedavi seçenekleri olan, tedavi edilebilir bir bozukluktur. Çocuğunda YDDB tanısı olduğunu düşünen aileler ruhsal destek almalıdır.

 

Derleyenler:

1- Uzm. Dr. Ali Korkmaz, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi

2- Melike Ulu, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Psikoloji Bölümü 4. Sınıf Öğrencisi

 

Kaynaklar:

https://www.nimh.nih.gov

https://www.aacap.org/

DSM-5 Tanı Ölçütleri Başvuru El Kitabı, Ertuğrul Köroğlu, HYB Yayıncılık

Çocuk Ve Ergen Ruh Sağlığı Ve Hastalıkları, Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği

#alikorkmaz #çocukpsikiyatristi #öfke #duygudurumdüzenleyememe #istanbul #doktor

Çocuk Ve Gençlerde Online Terapi Mümkün Mü?

Online Terapi Nedir?

Online psikoterapi; psikolojik danışmanlık, konsültasyon ve tedavi hizmetlerinin ruh sağlığı uzmanı tarafından internet ve telefon yoluyla sesli ve görüntülü olarak danışana ulaştırılmasıdır. Online terapi hem ruh sağlığı çalışanları hem de çocuk ve aile için birçok açıdan yararlı, kolaylık sağlayan bir uygulamadır. İnsanların teknolojik iletişim araçları (bilgisayar, akıllı telefon, tablet)  ve internete erişiminin ucuzlaması ve yaygınlaşmasıyla birlikte online terapi hizmeti verenlerin ve bu hizmeti talep edenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Online terapi uygulaması dünyayla paralel olarak ülkemizde de giderek yaygınlaşıyor. Kaliteli, kesintisiz ses ve görüntü aktarımı ile online terapide yüz yüze görüşmeye yakın etkileşim, iletişim sağlanıyor.

Online Terapi Etkili Mi?

Yetişkin danışanlarla yapılan çalışmalar online terapinin yüz yüze yapılan görüşmeler kadar etkili olduğunu gösteriyor. Çocuk döneminde görülen depresyon, anksiyete bozukluğu, obsesif-kompulsif bozukluk, tikler, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, davranış bozuklukları gibi çeşitli bozuklukların online terapi ile başarıyla tedavi edildiği görülmüştür. Çocuk, genç ve ailelerin online terapi hakkındaki geri bildirimleri memnuniyet vericidir.

Online Terapinin Avantajı Nedir?

Ülkemizde bebek, çocuk ve genç sayısı çok olmasına rağmen yeterince çocuk ve genç psikiyatristi uzmanı bulunmuyor. Bu durum nedeniyle özellikle nüfus yoğunluğu az olan yerde yaşayan aileler çocuk psikiyatristi uzmanına ulaşamıyor ya da ciddi zaman ve para kaybını göze alarak ulaşabiliyor. Yurt dışında yaşayan aileler dil ve kültür farkı ya da farklı kaygılarla çocuk psikiyatristi uzmanından yardım alamıyor. Online terapi bu durumdaki çocuk ve ailelerin çocuk psikiyatristine ulaşmasına imkan sağlıyor. Çocuk ve gençlerin psikiyatrik takibi sürecinde anne, baba, okul rehber öğretmeni, sınıf öğretmeni, pedagog ve psikologlarla görüşmek, fikir alışverişinde bulunmak gerekir. Çoğu zaman çocuk psikiyatristi ile ilgili kişinin aynı mekanda bir araya gelmesi mümkün olmuyor. Gerekli iş birliği, paylaşım ve koordinasyon online olarak daha kolay oluyor. Örneğin; farklı ortamda olmalarına rağmen video konferans aracılığı ile anne-baba-sınıf öğretmeni-psikiyatrist aynı anda görüşebiliyor. Özellikle genç yaş grubundaki danışmanlık ihtiyacı olanlar hastane ve muayenehaneye gitme konusunda direnç gösterdikleri zaman, online terapi ile yardımcı olmak ya da online terapi ile başlayıp yüz yüze muayeneye geçiş yapılabiliyor. Aileler tercih ettikleri ortam ve zamanda çocuğu ile alakalı danışmanlık alabiliyor. Mesafe kriterini ortadan kaldırdığı için ailelere ve çocuklara istediği uzmanı seçme özgürlüğü veriyor.

Online Terapi İle Hangi Hizmetler Verilebilir?

Sağlıklı çocukların ruhsal ve zihinsel gelişimi ile ilgili takip yapılabilir, aileye danışmanlık verilebilir. Ruhsal bir bozukluk olmasa bile ilerde çocuğun ruhsal durumunu olumsuz etkileyebilecek, ev ve okulla ilgili zorluklarla baş etme konusunda danışmanlık ve yönlendirme yapılabilir. Aileye; çocuğa kural-sınır koyma, çocukla sağlıklı iletişim kurma, sorumluluk kazandırma, tuvalet eğitimi, ders çalışma alışkanlıkları kazandırma, uyku ve beslenme vb. konularda danışmanlık verilebilir. Çocuk ve gençlerde görülebilen ruhsal bozukluklara tanı koyulabilir,  tedavi uygulanabilir. Çocuk, genç ve ailelerine mevcut ruhsal bozukluk hakkında bilgilendirme yapılabilir.

Online Terapi İçin Ne Gerekir?

Online terapi görüşmesi psikiyatrist ve danışanın farklı yerlerde olması dışında yüz yüze yapılan görüşmeye benzer. Çocuk ve gençlerle yapılan online görüşmelerde ebeveynlerin onayı ve rızası gerekir. Her iki tarafta iletişimin kesintiye uğramaması için yeterli donanımın olması gerekir. Görüşmenin bölünmemesi ve mahremiyet şartlarının sağlanması için uygun bir alan seçilmelidir. Çocukların, ailenin ve öğretmenlerin doldurması gereken form ve ölçekler online olarak ilgili kişiye iletilebilecek şekilde düzenlenmelidir. Danışanın bilgisi ve onayı ile yapılacak not alma ve kayıt işlemi için gerekli araç gereçler hazır bulundurulmalıdır.

Online Terapi Hizmeti Alacak Aileler Nelere Dikkat Etmeli?

Online terapi hizmetini verecek olan kişinin psikoterapi yapma yetkisine ve yeterliliğine sahip olup olmadığını kontrol edin.

Size neden online terapi önerildiğini ve nasıl yardımcı olunacağını sorun.

Online terapi dışındaki alternatif tedavi yaklaşımları hakkında bilgi alın.

Online terapinin ne kadar ya da kaç seans süreceğini sorun.

Online terapinin maliyetini ve ödemelerin nasıl yapılacağını öğrenin.

Acil bir durum olması durumunda terapistinize nasıl ulaşacağınızı ve acil durumlarda ne yapmanız gerektiğini öğrenin.

Psikiyatrik muayene ve tedavi sırasında paylaştığınız bilgilerinizin nasıl korunacağını sorun.

Online terapi için kullanılan uygulamaların güvenli olduğundan emin olun.

Online terapi ve uygulayıcısı ile ilgili şüphelerinizin olması durumunda farklı kişilerden görüş alın.

Sonuç olarak; online terapinin çocuk ve gençlerin çocuk psikiyatristine ulaşımını kolaylaştıracağını, ailenin zaman kaybını ve terapi giderlerini azaltacağını söyleyebiliriz. Ruhsal bozukluğu olan çocuk ve gençler online terapi ile etkin bir şekilde değerlendirilebilir ve tedavi edilebilir.

ali korkmaz, çocuk ve ergen psikiyatristi, istanbul, online terapi, psikoterapi

Introduce Yourself (Example Post)

This is an example post, originally published as part of Blogging University. Enroll in one of our ten programs, and start your blog right.

You’re going to publish a post today. Don’t worry about how your blog looks. Don’t worry if you haven’t given it a name yet, or you’re feeling overwhelmed. Just click the “New Post” button, and tell us why you’re here.

Why do this?

  • Because it gives new readers context. What are you about? Why should they read your blog?
  • Because it will help you focus you own ideas about your blog and what you’d like to do with it.

The post can be short or long, a personal intro to your life or a bloggy mission statement, a manifesto for the future or a simple outline of your the types of things you hope to publish.

To help you get started, here are a few questions:

  • Why are you blogging publicly, rather than keeping a personal journal?
  • What topics do you think you’ll write about?
  • Who would you love to connect with via your blog?
  • If you blog successfully throughout the next year, what would you hope to have accomplished?

You’re not locked into any of this; one of the wonderful things about blogs is how they constantly evolve as we learn, grow, and interact with one another — but it’s good to know where and why you started, and articulating your goals may just give you a few other post ideas.

Can’t think how to get started? Just write the first thing that pops into your head. Anne Lamott, author of a book on writing we love, says that you need to give yourself permission to write a “crappy first draft”. Anne makes a great point — just start writing, and worry about editing it later.

When you’re ready to publish, give your post three to five tags that describe your blog’s focus — writing, photography, fiction, parenting, food, cars, movies, sports, whatever. These tags will help others who care about your topics find you in the Reader. Make sure one of the tags is “zerotohero,” so other new bloggers can find you, too.

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın